Mehmet AĞAR:
(1951 Elazığ) Emniyet eski Genel Müdürü, Adalet ve İç İşleri Bakanı.
Babası Zülküf Ağar gibi polis olan Mehmet ağar, SBF'den mezun olduktan sonra Cumhurbaşkanlığı Koruması olarak polisliğe başladı. Çeşitli yerlerde bir süre kaymakamlık yapan Ağar, İstanbul Siyasi Şube Müdür Muavinliği, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Personel ve Asayiş Şube Müdürlüğü gibi görevlerde bulundu. 1988 yılında MİT Raporu Olayı sonrasında tenzili rütbe sayılabilecek, Ankara Emniyet Müdürlüğüne getirildi. Özal Suikastinin soruşturmasını kendi üstlendi. Semra Özal ile ilişkisi yüzünden "papatya bürokrat" da denilen Ağar, daha sonra İstanbul Emniyet Müdürülüğü, 1992'de Erzurum Valiliği ve son olarak da Emniyet Genel Müdürlüğüne getirildi. Özel Harekat Dairesini kuran ve PKK'ya karşı faaliyet göstermesini sağlayan Ağar, 24 Aralık 1995 genel seçimlerinde DYP Elazığ milletvekili oldu. 1996 yılında kurulan 53. Hükümet (ANAP-DYP Koalisyonu) kabinesinde Adalet Bakanı olarak görev aldı. Aynı yıl kurulan 54. Hükümet (REFAH-DYP Koalisyonu) bünyesinde ise İçişleri Bakanlığı görevinde bulunan Ağar, Susurluk kazasından sonra 8 Kasım 1996 tarihinde görevinden istifa etti. Abdullah Çatlı ve Yaşar Öz'e sahte isime düzenlenen uzman belgelerinde imzası bulunan, kendisini suçlayan MİT Raporunu hazırlayan ekipte yer alan Korkut Eken, Tarık Ümit gibi isimlerle 1993 yılında Tansu Uçuran Çiller'in başbakan olması ile birlikte kendi liderliğinde bir örgütlenmede kullanan Ağar, DYP Genel Başkanı Çiller ile ters düşmesinden sonra 18 Nisan 1999 Seçimlerinde Elazığ'dan Bağımsız milletvekili seçildi.
1992 yılında İstanbul Eminyet Müdürü iken yakalanan katliam sanığı Haluk Kırcı'yı serbest bırakmaları için baskı yaptığı ileri sürüldü. İstanbul DGM'de açılan davada cürüm işlemek için çete oluşturduğu gerekçesi ile yargılanması için milletvekilliğinin düşürülmesi amacıyla hazırlanan fezleke mecliste oylandı ve 11 Aralık 1997'de dokunulmazlığı kaldırıldı. Anayasa Mahkemesinin itirazını reddetmesinden sonra 10 Aralık 1998'de DGM'de 3 saat sanık olarak ifade verdi. DGM ve TBMM Araştırma Komisyonlarında verdiği ifadelerinde sürekli olarak "devlet sırrı" savunmasını yaptı.
|